EĞİTİM-İŞ’TE BÖLÜCÜLÜĞE KARŞI TAVIR – 14

2016 yılında 15 Temmuz’a giden süreçte terör eylemleri devam edecekti. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlamaları 2016’da terör nedeniyle iptal edilecekti. Eğitim-İş MYK’sı kutlamaların yapılmama nedenini yine Akp’nin Cumhuriyet düşmanlığından bilecekti. Ne PKK ne de Amerikan Emperyalizmi adı geçmeyen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın kutlandığı basın metni ’’Barış ve kardeşlik içinde yaşanacak bir gelecek’’ dileğiyle bitecekti. Emperyalizmin saldırısı altında barış dilenmeyeceğini en azından 23 Nisan’da hatırlamaları gerekirdi. 2016 yılının 1 Mayıs’ında yine Emperyalizme karşı tek vurgu olmayacaktı. Bölücü Terör ülkenin her yerinde terör saldırıları düzenlerken, Türk Ordusu Emperyalizmin kara gücü PKK ile savaşırken, ‘’Ülkesi Olmayanın Sendikası Olmaz’’ şiarıyla kurulan Eğitim-İş’in 1 Mayıs 2016’da ne basın metninde ne afişinde Emperyalizme karşı tek vurgu yoktu. Buna rağmen KESK, Eğitim-İş’in Ankara’da korteje alınmamasını istemişti. 2012 yılındaki ‘’Vatan ve Cumhuriyet İçin Halk Buluşması’’ Eyleminde 40’tan fazla demokratik kitle örgütüne önderlik eden Eğitim-İş’i yalnızlaştırmışlardı. Artık Eğitim-İş MYK’sı Güven Park’ta KESK’e sitem eden bir durumdaydı.

Emperyalizm bölücü faaliyetlerini uluslararası alanda da arttırıyordu. Almanya Parlamentosu’nun 1915 Olayları sırasında yaşanan tehciri soykırım olarak nitelendiren yasayı kabul etmesi üzerine Eğitim-İş MYK’sı 3 Haziran 2016 tarihinde kınama açıklaması yaptı. 2021 yılında yapılan, Emperyalizmin sesi Biden’i dahi hedefe koyamayan ‘’Altını tekrar çiziyoruz ki Biden’ın “soykırım” çıkışı” tarihsel gerçeklerden değil, ABD senatosundaki lobilerin baskılarından ve AKP’nin hatalı dış politikalarından filizlenmiştir.’’ açıklaması kadar anti-emperyalizmden uzak bir açıklama değildi.

15 Temmuz FETÖ’nün Hain Darbe Girişiminin bastırılmasıyla ile Türkiye’de çok şey değişecekti. Eğitim-İş ve Birleşik Kamu-İş’in Anti-Emperyalist çizgisinden sapmasını kuruluş çizgisine geri getirmesi için büyük bir sınavdı. Ancak tam tersi yaşanacak Birleşik Kamu-İş ve Eğitim-İş Merkez Yöneticileri açıklamalarında üstünden atladıkları, görmezden geldikleri ile kol kola yüründüğü eyleme katılma kararı alacakları bir döneme yelken açacaklardı.

Uygar SUNAL

Eğitim-İş İzmir 1 Nolu Şube ve Manisa Şube Eski Örgütlenme Sekreteri